1800’lerde ortaya çıkan ve zaman içinde ihtiyaçları tutkuya dönüştüren sneaker serüveni tüm hızıyla devam ediyor. Sporun modayla etkileşiminden bir devrim doğacağını kim bilebilirdi ki? Sneaker’lar geçmişten bugüne epey yol kat etti ve şimdi de hayatımızın tam ortasında. Tüm dünyayı etkisi altına alan sneaker kültürünün tarihsel gelişimi ise oldukça ilginç.

Lastiğin Yolculuğu

Önce ihtiyaçlar vardı. Basketbol oynarken giyebilecek rahat ve ses çıkarmayan ayakkabılar sadece hayalden ibaretti. Charles Goodyear’ın 1839 yılında “volkanlaşma” tekniğini bulmasıyla birlikte, lastiğe çeşitli katkı maddeleri eklenerek günümüz sneaker’larının ilk tohumları atılmış oldu. Köselenin tahtını sallayan lastik materyalle ayakkabı devrimi böylece başladı.

Eskinin Gereksinimi Şimdinin Arzu Nesnesi

Kaynak: mrporter

1917’de ABD’de Keds markasının kurulmasıyla yetişkinler için bez spor ayakkabılar satışa çıktı. Aynı dönemde Converse All Star da piyasada yer edinmekteydi. 1919 senesinde ayak bileğine uzanan ilk basketbol ayakkabısı üretildi ve ikonik bir model olarak tarihteki yerini aldı. Spor ayakkabılar için asıl kırılma noktası ise 1950’lerde yaşandı. ABD’li ünlü aktör James Dean’in spor ayakkabılarıyla verdiği poz gündeme bomba gibi düşmüştü. İşin içine kitle psikolojisi de dahil olunca sneaker’ların günlük giysilerle kombinlenir olması fazla zaman almadı. Nike ve adidas’ın da aralarında bulunduğu popüler markaların; Air Jordan, Stan Smith ve Air Max gibi kendilerine has modellere imza atmasıyla sneaker, modadan da öte bir arzu nesnesine dönüştü.

Her Sneaker’ın Ayrı Bir Öyküsü Var

Her biri ayrı bir öyküye sahip kült sneaker’lar, moda endüstrisinin bize geçtiği en büyük kıyak değilse nedir?

Kaynak: menstuff

Popüler kültürün en önemli temsilcilerinden sneaker’lar biliyoruz ki artık spor ayakkabıdan çok daha fazlası. Her kıyafete uyan, şıklığı konforla buluşturan ve hepsinden öte özgürlüğü tattıran… Her biri ayrı bir öyküye sahip kült sneaker’lar, moda endüstrisinin bize geçtiği en büyük kıyak değilse nedir? Siz de aynı fikirdeyseniz Hepsiburada’nın sunduğu sneaker modellerine göz atabilirsiniz. Sneaker’ların bilhassa da zamansız modelleriyle yaşamımızda hep özel bir yere sahip olacağından şüphemiz yok. Dev markaların ikonik sneaker modellerini gelin birlikte inceleyelim.

Cesur Adımlar: New Balance 576

1988’de piyasaya sürülen ve günümüzde bir hayli revaçta olan New Balance 576, en çok Amerikalıların kalbinde taht kurmuş durumda. Tabii “Made in America” etiketinin de bunda payı büyük. Alışılagelmiş sneaker kombinlerine alternatif arıyorsanız 576 modeline mutlaka şans vermelisiniz. Uzun mesafe koşu performansını artırmak isteyenler için de muhteşem bir spor ayakkabı olan bu sneaker, jean, pantolon kombinlerine cesur bir yorum getirdiği için tüm puanları topluyor ve koleksiyonerlerin göz bebeği!

Basketbol Ruhu, Sokaklarda: Air Jordan

Kaynak: humbleandrich

Adından da anlaşılacağı gibi Air Jordan, Nike’ın ünlü basketbol oyuncusu Michael Jordan için 1984 yılında tasarladığı bir model. Zaman içinde büyük beğeni toplayınca da seri üretimine geçildi. Bu sneaker, kırmızı-siyah renkleri nedeniyle tasarımlarda beyazın ağırlıkta olmasını isteyen NBA’ın elbette ki tepkisiyle karşılaştı. Michael Jordan ise her maça aynı ayakkabılarla çıkmaktan asla vazgeçmedi. Hatta işler öyle bir noktaya vardı ki ceza olarak Nike’ın NBA’e her maç başı için beş bin dolar ödemesi gerekti. Dolayısıyla bir başkaldırış halini alan Air Jordan, ünlü basketbolcunun takipçilerinin vazgeçilmezi oldu ve bu topluluk günümüzde de çığ gibi büyüyor.

Dans Partneri: Nike Cortez

Hafızamıza Forrest Gump filmindeki; kırmızı, mavi ve beyaz renkleriyle kazınan Nike Cortez, en klasik kombinlere bile sıra dışı bir hava katmasıyla gündelik giyimin vazgeçilmezleri arasına çoktan yerleşti bile.

Nike’ın 1972’de yarattığı ilk koşu ayakkabısı olan bu model, kısa sürede dans pistleriyle buluşarak modanın bir parçası oldu. Hafızamıza Forrest Gump filmindeki; kırmızı, mavi ve beyaz renkleriyle kazınan Nike Cortez, en klasik kombinlere bile sıra dışı bir hava katmasıyla gündelik giyimin vazgeçilmezleri arasına çoktan yerleşti bile. Jean şortla da midi etekle de giyebileceğiniz bu sihirli ayakkabı, çabasız ve kusursuz bir stile giden en kestirme yol!

Retro Düşler: Vans Old Skool

Kaynak: lifestylesports.

70’lerden çıkıp gelen ve retro havasıyla bizi zamanda yolculuğa çıkaran Vans Old Skool, en başta sadece bir kaykay ayakkabısıydı. Günümüzde ise geniş bir kombin yelpazesine öncülük etmekte. Spor ve klasik kombinlerle birlikte casual görünümlere de ilham veren bu ikonik sneaker modeli, renk alternatifi konusunda da oldukça cömert.

Sokak Modasının Başrolü: Adidas Superstar

Kaynak: mrporter

Sokak futboluna hizmet etmek üzere 1965’te tasarlanan adidas Superstar, üst modellerinin piyasaya girişiyle basketbol sahalarında da yerini alan bir sneaker modeli. Rap ve hip hop kültürünün ayak seslerinin sokaklarda duyulmasını sağlayan bu popüler sneaker, ünlü müzik grubu Run-DMC’nin adidas Superstar’la yaptığı iş birliği sonucunda belli bir zümrenin ayakkabısı olmaktan çıkarak büyük bir kalabalığı peşinden sürüklemeyi başardı. Şimdi ise birbirinden şık kombinler ona emanet.

Minimalistlerin Seçimi: Adidas Stan Smith

Kaynak: ballinnn

adidas’ın fenomen tenis ayakkabısı modeli Stan Smith, geniş bir kullanıcı kitlesinin yakın markajında. İsmini 1960 ve 1980 arası kortlarda fırtına gibi esen Stan Smith adlı tenis oyuncusundan alan olan model, sneaker’da işlevsellik arayanların değişmez tercihlerinden. Etek, takım elbise, kot pantolon gibi pek çok parçaya uyum sağlaması ve minimal şıklığı onu vazgeçilmez kılan nedenler arasında sayılabilir. Üstelik modelle özdeşleşen beyaz renginin sadeliğine kapılan kapılana!

Efsane Yazan Adımlar: Nike Air Max

1987’de piyasaya çıkan ve ortalığı kasıp kavuran Nike Air Max, en beğenilen ve en çok satılan sneaker modelleri arasında yer alıyor. Yakın dönemde tekrar piyasaya sürülen bu ikonik spor ayakkabı, teknolojisiyle de tasarımıyla da kusursuz! Stil sahibi olmak için konforundan taviz vermek istemeyenlerin kafası Nike Air Max ile oldukça rahat. Üstelik bu efsanevi sneaker’ın basic parçalarla uyumuna diyecek laf yok!