Tüm yaz deniz, güneş ve havuzun da etkisiyle bir hayli yıpranan ciltlerimizi kendine getirme zamanı! Sonbaharın hüznüne ve rehavetine kapılmadan acilen soğuk havalar için önlemleri almak ve hem cildimizi, hem saçlarımızı, hem el ve ayaklarımızı yani tüm vücudumuzu soğuk havalara karşı korumamız gerekiyor. Peki, nasıl? Sizler için hazırladığımız bu dosyada sağlıklı bir cilt için tüketmemiz gereken besinlerden vitamin desteğine, nemlendiricilerin ve güneş korumaların öneminden el – ayak, hatta tırnak bakımına kadar pek çok detaya değiniyoruz.

Bilinçli ve sağlıklı şekilde oluşturulmuş bir yeme rutinine sahipseniz dışarıdan hiç bir takviyeye ihtiyaç duymazsınız.

Sağlıklı Bir Cilt İçin Bolca Meyve ve Sebze

Yazın güneşten aldığınız D vitamini bağışıklık sisteminizi destekledi ve hastalıklara karşı direnç kazanmanızı sağladı ancak diğer yandan güneşin cildinizi kuruttuğu ve derinize bazı hasarlar verdiği de bir gerçek. Şimdi bu hasarı gidermek, pürüzsüz ve dinç bir cilt elde etmek için her şeyden önce yediklerimize dikkat etmemiz gerekiyor. Bolca A, C ve E vitamini ile ilk adımı atabilirsiniz. Havuç, ıspanak, maydanoz, portakal, mandalina, limon ve kara lahanadan bu vitaminleri alabilirsiniz. Bunlara ilaveten uzmanlar, antioksidan bakımından zengin olan brokoli, sarımsak ve yeşil çay gibi besinleri menülerimize tüm kış boyunca eklememiz gerektiğini söylüyor. Omega-3 ise bir diğer olmazsa olmaz takviye. Cildimizin daha parlak, daha sağlıklı ve daha genç görünmesini sağlayan Omega-3’ü balıktan ve ceviz sayesinde vücudunuza aktarabilirsiniz. Özellikle mevsim geçişlerinde sıkça yaşanan saç dökülmesi sorununu da yulaf ezmesi, nohut, kaju fıstığı ve tavuk etini hem düzenli hem de dengeli bir şekilde tüketerek çözebilirsiniz.

Vitamin denilince dikkat etmeniz gereken konuların başında şimdilerde marketlerde bile satılan vitamin hapları da geliyor. Bilinçli ve sağlıklı şekilde oluşturulmuş bir yeme rutinine sahipseniz dışarıdan hiç bir takviyeye ihtiyaç duymazsınız. Ancak doktorunuzun önerisi ile alabileceğiniz bu hapların doğal yolla alacağınız besinlerin yerini tutamayacağını da unutmayın. Doğru beslenme ile vücut direncinizi ne kadar yüksek tutarsanız cildinizin yenilenmesi de o kadar kolay olur. Güzellik için yapılan onca ekstra tedbiri düşününce nitelikli bir beslenme planının ne kadar değerli olduğunu bir kez daha fark edebilirsiniz. Üstelik bu beslenme planıyla yalnızca cildinizi veya vücudunuzu bakıma almayacak fiziksel ve zihinsel olarak da bir farkındalık yaşayacaksınız. Değişime hazır olun.

Kırışıklıkların başlıca sebeplerinden biri olan gün ışığı mevsim dinlemiyor.

Güneş Koruyucuları Yazlıklarla Birlikte Üst Rafa Kaldırmayın

Bu sene yeterince tatile gidememiş bile olsanız tüm yaz boyunca çantanızın demir başı haline gelen SPF’li güneş kremlerine ve nemlendiricilere, kışın o en soğuk günlerinde de ihtiyacınız olacak. Çünkü kırışıklıkların başlıca sebeplerinden biri olan gün ışığı mevsim dinlemiyor. Üstelik kış aylarında çoğumuzu hazırlıksız yakaladığından UV’nin zararlı ışınlarına maruz bırakıyor ve cildin olduğundan daha yaşlı gözükmesine neden oluyor. Eğer siz de bu dertten yakınıyorsanız cildin kalınlığını azaltmaya yardımcı olabilecek özellikteki cilt bakım ürünlerini kullanmalısınız. Ellerinize ve yüzünüze yani dışarı çıktığınızda açıkta kalan yerlere uygulayabileceğiniz güneş koruyucuları tıpkı yazın önerildiği gibi dışarı çıkmadan en az yarım saat önce sürülmeli. Böylelikle erken yaşlanma, kırışıklık, ciltte lekelenme gibi sorunlar daha hiç başlamadan ajandanızdan silinecek. Güneş kremi stoğunuzu yazın bitirdiyseniz dert etmeyin, hepsiburada.com’dan yılın her mevsimi cildinize uygun güneş koruyucu ürünlere ulaşabilirsiniz.

Olmazsa Olmaz Nemlendiriciler 

Eğer bakıma nereden ve nasıl başlayacağınıza karar veremediyseniz kışa en sağlıklı hazırlığı yapabilmek için baştan tırnağa ölü deriden kurtulmanızı sağlayacak bir kese banyosu ve ardından köpük masajı ile başlangıç yapabilirsiniz. Kış aylarında kadınların en büyük derdi kupkuru bir cildi canlandırmaya çalışmak. Bu elbette öyle birkaç ürünle, birkaç günde halledilebilecek bir durum değil. Sonbahar aylarında cildinizi nemlendirmeye daha fazla özen gösterip cilt tipinize uygun nemlendiricileri tüm kış boyunca kullanmalısınız. Nemlendirici seçimi yaparken elbette cilt tipinize ve yaşam şeklinize en uygun ürünü almaya gayret etmelisiniz, hepsiburada.com birçok markayı ve çeşidi bir arada sunarak seçim yapmayı kolaylaştırıyor.

Kozmetik ürünleri destekleyecek ve evde yapılabilecek bazı işe yarar öneriler de bulunuyor. Örneğin banyodan çıktıktan sonra yani teniniz henüz azıcık da olsa nemliyken doğal bir yağ ile tüm vücudu yağlamak çok işe yarıyor. Eğer çok kuru bir cilde sahipseniz ve daha yoğun bir nemlendiriciye ihtiyacınız varsa bu ritüeli saf vazelinle yapmak da mümkün. Aslında aynı şey el bakımınız için de geçerli. Kışın sıcak suyla daha çok temas eden elleri yoğun yağ içeren kremlerle beslemek ideal bakım olacaktır. Aynısını ayaklarınıza da uygulayabilirsiniz. Hatta yağ bazlı nemlendiricinizi ayaklarınıza sürdükten sonra pamuklu bir çorap giyip akşam onunla yatarsanız sabah uyandığınızda çatlayan topuklarınızın pamuksu bir dokuda olduğunu göreceksiniz.

Tüm bunlara ek olarak, kış aylarında da tıpkı yazın olduğu gibi günde en az 2 litre kadar su içmeye devam etmelisiniz. Su içmek aşırı soğuktan kuruyan cildi yatıştırıp rahatlatıyor ve nemlendiriyor. Üstelik tek taşla iki kuş vurmuş oluyorsunuz çünkü su tüketimi kilo kontrolüne de destek oluyor. Belki hava koşulları susamanıza engel oluyor ama masanızda sürekli bulunduracağınız bir şişe su, size her an kendini hatırlatabilir. Cildinizin sağlığını güvence altına almanın altın anahtarı bu!

Kışın Özel İlgi İsteyen Ayaklar

Kışın uzun süre boyunca kapalı botların, çizmelerin ve tabii ki çorapların içinde kalan ayaklar kuruyor, topuklar çatlıyor. Yorgun ayaklarımızın bakıma ihtiyaç duyduğu gerçeği, açık ayakkabı giyme mevsimi yaklaştığında aklımıza geliyor, ama geç kalmış oluyoruz. Bu yüzden ayaklarımızı sonbahar ve kış boyunca ihmal etmemekte fayda var. Eğer ayaklarınızda kapalı kalmaya bağlı olarak koku oluşuyorsa bunu önlemenin yolu çorabınızı giymeden önce tabanınıza pudra sürmek. Ancak zaman zaman bu bile yeterli bir çözüm olmayabiliyor. Dolayısıyla her akşam eve geldiğinizde önce ayaklarınızın temizliğini yapmak sonrasında da içeriğinde gliserin bulunan ayak kremlerini sürmek bu dertten kurtulmanız için iyi bir öneri olabilir. Eğer seçtiğiniz ürün E vitamini bakımından da zenginse bu bir yandan da tırnaklarınızı besleyeceğinden ayaklarınız tamamen bakıma alınmış olacak. Kadife görünüşlü, yumuşacık ayaklara sahip olmak ve kendinize en uygun ürünü seçmek için hemen şimdi hepsiburada.com’u ziyaret edebilirsiniz.

Eğer ayaklarınıza haftada en az bir kez peeling ve masaj yapabilirseniz bu hem ayak bakımınıza destek olacak hem de kan dolaşımını hızlandırarak tüm vücudunuzun dinç görünmesine sebep olacaktır. Ayaklarınız için yapabileceğiniz bir başka büyük iyilik ise eve geldiğinizde ayakkabılarla birlikte çorapları da çıkartmanız olacaktır. Yine ayak bakımının önemli bir parçası olan tırnak bakımınız için de azami dikkati göstermelisiniz. Kış aylarında sık sık yaşanan tırnak mantarına yakalanmamak için ayağınızın yeterli havayı almasına, pedikür ve manikür için kullanılan malzemelerin hijyenine dikkat etmelisiniz. Tırnaklarınız için alabileceğiniz özel kremleri kış boyunca akşam yatmadan önce uygulayabilirsiniz.

Kışın belki de en çok ilgi göstermemiz gereken şeylerden biri de saçlarımız!

Saçlarınıza Bakım Yapın

Saçlarımızı yaz aylarında olduğu gibi her gün yıkarsak hızlıca kuruyabilirler. Bu nedenle saç yıkama rutininizi kışın 2 günde bir olacak şekilde değiştirmek gerekiyor. Yıkarken sıcak yerine ılık su tercih ederseniz saç diplerinizi yıpratmamış olursunuz. Soğuk havalarda vazgeçilmezimiz olan saç kurutma makinelerini dikkatli kullanmamız gerekiyor. Saçınızı çok yüksek sıcaklığa maruz bıraktığınızda tüm nem buhar olup uçuyor. Bu sefer onları nemlendirmek için daha çok çabalamak gerekiyor. Saçlarınızı en yoğun şekilde nemlendirmek ve doğru bakımı uygulamak için B12 ve C vitamin bakımından zengin besinlerle tüm vücudunuzu beslemeniz, çinko ve selenyum desteği almanız doğru olacaktır. Eğer saçınızın çok dökülmesinden şikayetçiyseniz doğal bir yöntem olan zeytinyağı veya Hindistan cevizi yağı ile saç derinize masaj yapmayı deneyebilirsiniz. Saçlarınızın kopmasına ve dolaylısıyla da yıpranmasına neden olan sebeplerden biri de çok sıkı toplanan topuzlar ve at kuyrukları. Kış boyu bu modellerden mümkün olduğunca uzak durursanız saçınızı korumuş olursunuz.

Çantanızdan Eksik Etmeyin: Dudak Kremleri

İşte bir olmazsa olmaz daha: dudak bakımı! Gün boyu koşturma halinde olduğunuzdan hassas deriye sahip dudaklarınızın ne kadar yıprandığını asla fark etmiyorsunuz. Ancak zamanla çatladıklarını ve sizi rahatsız ettiklerini anlayacaksınız. Dudaklarınızı nemlendirmek için balmumu, Hindistan cevizi yağı veya zeytinyağı içeren ürünleri tercih edebilirsiniz. Dudakları yumuşatan, daha parlak ve canlı görünmesini sağlayan balmumu aynı zamanda güçlü nemlendirici özelliği ile gün boyu kaybedilen nemi dudaklara geri veriyor. Çantanızda mutlaka bulunmalı dememizin sebebi nemlendiriciyi gün içinde çok kez tekrar etmeniz gerekliliğinden… Hava kirliliği, aşırı soğuklar, rüzgar, yağmur ve kar ve ani ısı değişiklikleri nedeniyle hızlıca çatlayan dudaklar kışın uygulayacağınız yoğun bir bakımla kış boyunca güzelliğinden hiçbir şey kaybetmeyecektir.

Göz Temizliği ve Bakımı Nasıl Olmalı?

Hazır kış geliyor diye baştan aşağı bakıma girmişken gözleri de unutmayalım. Elbette ki gözlerin ve göz çevrelerinin de çeşitli vitamin ve minarellere ihtiyacı oluyor. Çiğ meyve sebze suları bir yandan vücudunuzun alkali dengesini ve asiditesini düzenlerken diğer yandan da kanı temizleme özelliğiyle göz altındaki torbaları yok ediyor. Göz çevresinde oluşan yorgunluk morluklarını ve torbaları tedavi etmek için sıcak ve soğuk ıhlamur kompresi uygulayabilirsiniz. Bir başka doğal göz temizliği önerisi de bal ile yapılan temizlik. Yazın yıpranan göz ve çevresine sağlığını geri kazandırmak için hazırlayabileceğiniz bu kürü suyla karıştırıp kaynattığınız balı bir pamuk yardımıyla nazikçe gözlerinize uygulayabilirsiniz. Bu formülü isterseniz her gün bile tekrarlayabilirsiniz.

Kış İçin Yüz ve Vücut Maskeleri

Sonbaharın son ayında hazırlayıp uygulamaya başlayabileceğiniz maskeler kış aylarının sonuna kadar ışıldayan ve genç görünen bir cilde sahip olmanızı sağlıyor. Avokado ile hazırlayabileceğiniz maske bunlardan biri. Üstelik hazırlaması son derece pratik. Bir adet avokadoyu rendeliyorsunuz ardından üzerine zeytinyağı ekleyerek tüm cildinize uyguluyorsunuz. Maskeyi su ile temizlediğinizde yumuşacık ve pamuksu bir cilt ile karşılaşacaksınız. Aynı karışımı çok kuruyan dirseklerinize ve dizlerinize uygulayabilirsiniz. Aynı sonucu o bölgelerde de hissetmeniz mümkün.

Yoğun nemlendirme özelliğine sahip bir başka tarif de bal ve badem yağı ile hazırlanıyor. Her zaman kullandığınız nemlendirici kremden minik bir parça ile bal, badem yağı ve yumurtayı karıştırdığınızda nemlendiricinizin yoğunluğunu artırmış ve cildinizin ihtiyacını daha kısa sürede karşılamış olacaksınız. Elbette evde hazırlayabileceğiniz bu basit tarifleri cilt doktorunuzun danışmanlığında yapmanızda fayda var. Farklı cilt tipleri bazı ürünlerin kullanımında farklı reaksiyonlar verebileceğinden uzman tavsiyelerine kulak asmanızı öneriyoruz. Eğer yatmadan önce A vitamini içeren bir kremi maske seklinde yüzünüze sürüp uyursanız sabah uyandığınızda ölü derilerinden arınan cildiniz parlak ve dinamik görünecektir. Soğuk ve kuru kış aylarının vücudunuza vereceği zararı minimuma indirmek için yapacağınız tüm önlemler sizi daha zinde ve olduğunuzdan daha genç hissettirecek. İşte şimdi gerçekten kışa hazırsınız!