Bu perdenin rengi bu koltukla uyar mı: Eviniz için doğru renk paleti nasıl oluşturulur?
Zamanımızın büyük kısmını geçirdiğimiz evimizin dekorasyonu söz konusu olduğunda, hepimiz mümkün olduğunca ince eleyip sık dokuyor, yaşam alanımızı stilimizi yansıtacak şekilde düzenlemeye özen gösteriyoruz. Yeni bir eve taşınıyorsanız ya da dekorasyonunuzu yenilemeyi planlıyorsanız, hayalinizdeki evi gerçeğe dönüştürmek için önce uygun renk paletini belirlemeniz gerekiyor.
Bu işlerin arifesinde, aklımızda zevkimize ve evimize uygun bir renk paleti mutlaka oluyor, ama önemli olan yaşam alanımızın bölümleri arasındaki bütünlüğü koruyabilmek. Bazen bir eve girdiğinizde, içgüdüsel olarak bir şeylerin doğru olmadığı hissine kapılabilirsiniz. Oysa tek tek baktığınızda, her şey çok zevkli ve şıktır, hatta iyi şekilde konumlandırılmıştır. Peki, size o rahatsızlık hissini veren nedir? Her biri güzel o parçalar, bir bütün haline geldiğinde kaotik bir görünüme neden olabilir, sanki rastgele bir araya getirilmişler hissi verir. Bunun en büyük nedenlerinden biri, renk paletine dikkat edilmemiş olmasıdır.
Genelde evler A’dan Z’ye en ince ayrıntısına dek düşünülerek değil, zaman içerisinde dekore edilir. Tabii ki koltuk, masa gibi ilk aşamada olması gereken mobilyalar birbirine uyacak şekilde seçilir, ancak seçtiğiniz perdenin hem rengi hem de tarzının koltuğunuzla uyum içerisinde olup olmadığını da hesaba katmanız gerekir. Zamanla eksikleri ve dekorasyonu tamamlanan evlerde renk paleti genelde göz ardı edilir. Hatta renk seçimine neredeyse duvar boyası özelinde akıl yorulur. Ancak tarz sahibi ve göze hitap eden bir yaşam alanına sahip olmak istiyorsanız, kullanacağınız her eşyadan duvarların rengine, doğru renk paletine karar verebilmelisiniz. Aslında otel ve restoranların bize davetkar gelmesinin nedeni tam da budur. Çünkü iç mimar ya da tasarımcı gibi alanında uzman kişilerle çalışırlar ve bizi kendine çeken o ambiyansı renklerin de yardımıyla yaratırlar.
İlk başta, duvarların renginden koltuktaki yastıklara bütün eviniz için bir renk paleti seçmek zorlayıcı ve kafa karıştırıcı gelebilir ama işin püf noktasını bilirseniz, dengeyi bulmak hiç de zor değil. Gelin, eviniz için doğru renk paletini seçmenin yollarını birlikte keşfedelim.
Renk seçimini yapmadan önce kendinize sormanız gereken birkaç soru var. Bu soruların yanıtlarına göre renk paletiniz şekillenmeye başlayacak. Öncelikli olarak hangi renkleri sevdiğinizi düşünün. Bu, bütün evi o renge boyama tasarısı değil, sadece ilk adımı atmanız için bir başlangıç noktası. Ardından sizi iyi hissettiren mekânları ve manzaraları düşünün. Hangi renkler hâkim? Çünkü renkler duyguları harekete geçirir. İşte o bayıldığınız yerin renklerinden yola çıkarak, o mekânın size telkin ettiği hisleri evinize taşıyabilirsiniz.
Bu adımın ardından sıra nasıl bir stil yaratmak istediğinize geliyor. Temanızı belirlerseniz, renk paletini ve eşyaları birbirleri ile uyumlu olarak daha kolay eşleştirebilirsiniz. Örneğin evinizin şık ve resmi görünmesini mi istiyorsunuz, yoksa sıcacık, belki biraz bohem, rahat ve huzurlu bir havaya sahip olmasını mı?
Stil ve temaya karar verdikten sonra renk paletinizi oluşturmaya başlayın. İşin uzmanları genelde üç farklı tonda renk seçmenizi öneriyor; koyu, açık ve canlı bir renk. Öncelikle açık rengi belirleyin. Bu, paletin bel kemiğini oluşturacak renktir; beyaz, gri ya da bej gibi. Çünkü bu renkler, seçeceğiniz diğer her renkle uyum sağlar. Bunu belirledikten sonra sıra, meşhur 60-30-10 kuralına geliyor. Bir mekânı dekore ederken, renkleri yüzde 60 dominant (duvarlar), yüzde 30 ikincil (dokumalar) ve yüzde 10 da ara renk (aksesuarlar) olarak üçe bölmeniz gerekiyor. Bu dengeyi tutturduğunuzda, evinizin ahenkli bir havaya sahip olmaması mümkün değil.
İşinizi biraz daha kolaylaştırmak adına işte renklere dair birkaç temel bilgi daha! Renk çarkı, uygulamalarınıza yön verecektir.
Monokrom renk düzeni
Tek bir rengin tonlarından oluşan monokrom renk düzeni her zaman iyi sonuç verir. Evinizin modern ve temiz görünmesini sağlar. Örneğin koyu mavi, açık mavi ve aynı rengin canlı bir tonuyla paletinizi oluşturabilirsiniz.
Ahenkli renk düzeni
Eğer tek rengin tonlarından ziyade işin içine biraz farklılık katmak istiyorsanız, renk çarkında yan yana denk gelen renklerden bir üçlü seçebilirsiniz. Bu evinize sıcak ve rahatlatıcı bir hava katar.
Tamamlayıcı renk düzeni
Eğer kontrast ve canlı renkleri seviyorsanız, bunu evinize korkmadan uygulayabileceğiniz bir tüyo daha verelim. Çok iddialı olacağını düşündüğünüz için uygulamaya çekiniyor ya da uyumlu olup olmayacağını hayal edemiyorsanız, renk çarkında birbirinin tam karşısına denk gelen iki rengi gönül rahatlığıyla seçebilirsiniz. Çünkü bunlar birbirinin karşıt rengidir ve karşıt olmalarına rağmen birbirlerini tamamlama özelliğine sahiplerdir.
Üzerinde durduğumuz yöntemlerle renk paletinize karar verdikten sonra, dekorasyonunuzu koyudan açığa doğru tamamlayabilirsiniz. Örneğin açık renklerde bir duvar boyası kullandıysanız, mobilyaları daha koyu ve yastık gibi dekoratif ürünleri daha canlı renklerden seçerek yaşam alanınıza son noktayı koyabilirsiniz.