ÜST
saç dökülmesini

En sıcak yatırım: Kaşmir ve kısa tarihi

denizGeçmişi yüzyıllar öncesine dayanan kaşmir, soğuk kış günlerinde bizleri yumuşacık sarıp sarmalıyor.

Tenimizle uyum içerisinde olan, antialerjik özelliğiyle ne kaşıntı ne de batma yapan, yumuşacık dokusuyla bedenimizi saran ve bizi sıcacık tutan kaşmir ürünler gardırobumuzun altın değerindeki parçaları. Dünya üzerindeki en değerli dokuma olarak da bilinen kaşmirin geçmişi yüzyıllar öncesine dayanıyor. Gezegenimizin en izole bölgelerinde yaşayan keçilerin yünlerinden elde edilen kaşmir, geçmişte sadece seçkin sınıfa hitap ederken, günümüzde global markaların ürünlerinde sıklıkla tercih etmesiyle daha kolay ulaşılır hale geldi, yine de hâlâ çok pahalı olmasıyla lüks kategorisindeki yerini de koruduğunu söylemeden geçmeyelim.

Tibet’in dağlık bölgelerinde, Himalaya Dağları’nda ve en çok da Moğolistan’da bulunan Capra Hircus adı verilen keçilerin tüylerinin belli bir işlemden geçmesinin ardından kaşmir elde ediliyor. Adının kaşmir olmasının nedeni ise Hindistan yönetimine bağlı olan Kashmir adlı bölgede ilk olarak bu keçilerin yünlerinin işlenmeye başlanmış olması. Normalde 4000 metre yüksekte yaşayan, günümüzdeyse özellikle Moğolistan’da evcilleştirilerek yetiştirilen Capra Hircus keçileri aynı zamanda Pashmina keçisi olarak da biliniyor. Eksi 40 dereceye varan düşük ısılarla başa çıkabilen ve altı ay süren uzun kış mevsimine dayanabilen bu keçilerin sırrı ise kalın postlarında ve saç kadar ince tüylerinde saklı. Giyim için üretilen kaşmir yünü Capra Hircus keçilerinin boyun ve karın altı bölgelerinden elde ediliyor. Keçilere kesinlikle zarar vermeden bir tür geleneksel tarama yöntemiyle elde edilen kaşmirin bu kadar pahalı olmasının nedeni ise tek bir keçiden yılda ortalama 150 gram kaşmir elde edilebiliyor olması, yani bir kaşmir kazak ya da hırka üretimi için bir keçinin yaklaşık beş, altı yıllık yününe ihtiyaç duyuluyor.

Mağaradan burjuvaya

Kaşmirin tarihi çok ama çok eski zamanlara dayanıyor. Daha önceki kullanım alanları tam olarak bilinmemekle birlikte, 13’üncü yüzyılda ünlü kâşif Marco Polo, Moğolistan’ın bazı mağaralarında yaban keçilerinin hem yünlerinden hem de etlerinden yararlanıldığının ve insanoğlu tarafından evcilleştirildiğinin temsillerine rastladığını seyir defterine not düşmüştü. İlk kaşmir ticaretinin yapılmaya başlanması ise 18’inci yüzyılın sonlarına doğru gerçekleşti. Kashmir bölgesinde üretilen kaşmir şallar Batı’ya, özellikle de Fransa ve Britanya’ya ihraç edilmeye bu dönemde başladı. Bu kaşmir şalları o zamanlar üst sınıfa mensup kadınlar kullanıyordu. Omuzlarına atarak kendilerine hem stil sahibi bir görünüm veriyorlar hem de soğuk havadan korunuyorlardı.

Rivayete göre, kaşmir modasının Fransa’da yayılmaya başlaması ise Mısır’da seferberlik yapan Fransız generalin Paris’te yaşayan eşine bir tane kaşmir şal göndermesiyle oldu. 19’uncu yüzyılın başlarında ise İmparatoriçe Josephine’in yüzlerce kaşmir şalı olduğuna dair dedikodular kulaktan kulağa konuşuluyordu. 20’nci yüzyılda ise kaşmir hırka ve kazaklarda kullanılmaya başlandı. Bugün kaşmirin moda endüstrisindeki kullanım alanı oldukça geniş; ceketten pantolona, bluzdan elbiseye ve hatta aksesuarlara kaşmirden üretilmiş birçok parçaya kolayca ulaşabiliyoruz.

Avantajları neler?

Oldukça hafif ve rahat bir his veriyor olması kaşmirin en büyük artılarından. Kaşmir yünü pek çok farklı şekilde dokunabiliyor ve doğal yapısından ötürü esnek bir yapıya sahip olduğu için deforme olmuyor. Yünün içeriğindeki yüksek neme bağlı olarak ısıya adapte olması diğer kumaşlara göre oldukça yüksek. Isıya kolay adaptasyonu sayesinde, vücut ısısını ayarlıyor ve kışın sıcak, yazın ise sizi serin tutuyor. Böylece hem üşümeyi hem de terlemeyi engellemiş oluyor. Ayrıca cildinize değdiğinde yumuşaklığıyla duyularınıza da hitap etmesi bir diğer artısı.

Bakımına dikkat

Kaşmirden üretilmiş olan giysilerinizin bakımını iyi yaptığınız sürece, oldukça dayanıklı olduğunu, verdiğiniz paraya değdiğini ve uzun ömürlü olduğunu göreceksiniz. Narin bir yün çeşidi olduğu için kaşmir giysilerinize özenli bir şekilde bakmanız gerekiyor. Örneğin hiçbir kaşmir ürünün çamaşır makinesinde yıkanmaması gerekiyor. Çünkü hem deterjanların içerisindeki kimyasallardan ötürü hem de kurutma ve sıkma işlemlerinden dolayı yünün doğal içeriği zarar görebiliyor. Bu da giysinizin deforme olması ya da kaşmirin yukarıda bahsettiğimiz birçok avantajını kaybetmesi anlamına geliyor. Kaşmir giysilerinizi yıkamak için ya sıvı sabun ya da ikisi bir arada şampuanları tercih edebilirsiniz. 30 derecedeki suda elinizde, çitilemeden yıkamanızı öneririz. Kendi kendine kuruması için düz bir zemine sermeniz yeterli, kuruturken direkt güneş ışığından da uzak tutmanızda fayda var. Eğer giysinizi ütülemeniz gerekiyorsa ütü ısı ayarını en düşüğe getirmiş olduğunuzdan emin olun.