Geçmişten günümüze büyük yol kateden moda, artık bir kavramdan öte yaşam biçimi olmuş durumda. Giysilerimizden aksesuarlarımıza kadar üstümüze aldığımız her şeyle aslında kendimizi ifade ediyoruz. Kah trendleri takip ederek kah zamandan bağımsız hareket ederek… Ne de olsa moda başlı başına bir evren ve onu herkesin yorumlayış tarzı birbirinden oldukça farklı. Tıpkı her döneme damga vurmayı başaran stil ikonlarının da yaptığı gibi. Onları kıyafetleriyle olduğu kadar tavırlarıyla da anımsamaktan kendimizi alamıyoruz çünkü stil sahibi olmak tam da böyle bir şey. Kılık kıyafeti ruhun yansımalarıyla pekiştirebilmek… İşte bütün mesele bu! 

Tarihe geçen moda ikonlarının stil sırlarına gelin birlikte göz atalım:

Romantizmin Sembolü Audrey Hepburn

İncecik fiziği ve zarif mi zarif stiliyle her daim genç ve dinamik görünmeyi başaran Audrey Hepburn’ün modaya kazandırdığı o kadar çok şey var ki! Bütünsel baktığımız zaman pek çoğumuzun gardırobunda bulunan parçaları tercih ettiğine şahit olduğumuz Hepburn, en klasik giysilerle bile özgünlüğünü koruyabilmiş. Onu çizgili tişörtü ve pantolonuyla bisiklet üzerinde de, feminen ve romantik elbiselerin içinde zarafetini sergilerken de görebiliyoruz. Yeri geliyor siyah elbisesini kırmızı bir rujla daha çekici kılıyor, yeri geliyor güneş gözlüğü ve ipek eşarbıyla beyaz perdeden bize nostaljik yüzünü gösteriyor. 

Sade bir elbisenin beline takılmış incecik bir kemer, farklı bir şapka ya da makosen ayakkabılar… Audrey Hepburn’ün stili aşırıya kaçmadan da güzel görünülebileceğini kanıtlar nitelikte ve bize adeta şıklığın küçük detaylarda  saklı olduğunu resmediyor. Hepburn’ün en görkemli aksesuarı ise elbette ki sıcacık ve içten bir gülümseme. 

Tutkuların Tanrıçası Marilyn Monroe

Günlük hayatta cool tarzıyla baş döndüren Monroe, davetlerde ise kusursuz şıklığıyla boy gösteriyor. 

“The Seven Year Itch” filmindeki beyaz uçuş uçuş elbisesiyle aklımızda yer eden Marilyn Monroe, tutkularının peşinden gitmeyi seçen ve bu tavrını stiliyle de gözler önüne seren bir ikona. Seksi elbiseleriyle havasını estiren Monroe bize mom jean pantolonu ve beyaz gömleğiyle şık görünebileceğini ispat etmekten de geri durmuyor. Anlayacağınız, onu her ne kadar platin sarısı saçları ve uçuşan elbiseleriyle tanıyor olsak da, seksi imajından sıyrıldığı zamanlar da yok değil. 

Retro mayosuyla tüm dikkatleri üzerine toplayan Marilyn Monroe, çizgili elbiseleri ve sandaletleriyle zamanın ötesinde bir stile imza atıyor. Öyle ki, yazın benzer kombinlere binlerce kadının üzerinde denk gelebiliyoruz. Günlük hayatta cool tarzıyla baş döndüren Monroe, davetlerde ise kusursuz şıklığıyla boy gösteriyor. Saten elbisesinin içinde bir kuğuyu andırırken üzerine attığı kürküyle ihtişamını konuşturuyor. Her hareketinde bir incelik saklı olan Monroe’nun vazgeçilmez aksesuarı ise kedi gözü gözlükler. Siz de Marilyn Monroe’nun tarzından esinlenmek isterseniz Hepsiburada’nın sunduğu güneş gözlüğü modelleri arasında birbirinden şık seçenekler bulabilirsiniz.

Zarif Prenses Grace Kelly

O, güzelliğiyle herkesi büyüleyen ve kendine özgü stiliyle kitleleri peşinden sürükleyen Oscar ödüllü bir aktrist… Monako Prensesi Grace Kelly, duruluğu ve zarafetiyle her zaman örnek alınan bir isim oldu ve kalbimizdeki tahtını hep korudu. Onun için şarkılar da yazıldı, anısına özel çanta da tasarlandı. Kelly’ye bu denli hayranlık duyulmasını sağlayan özelliği ne miydi? Vakur bir duruş ve gıpta edilesi bir sadelik… O, lacivert veya yumuşak pastel tonlardan seçtiği yalın giysileri; büyük şapkalar, güneş gözlükleri ve eşarplarla zenginleştirerek tarzına çarpıcı bir boyut katmakta hiç zorlanmadı. Günlük hayatta ipek bluzlar, kalem etekler ve yüksek bel pantolonlarla klasik bir şıklığa bürünürken özel günlerde straplez ve omuzları açıkta bırakan elbiselerle cüretkar yanını ön plana çıkarmayı da pekala bildi. Zaten o denli hoş bir silüete sahipti ki, bu kıyafetlerin içinde mükemmel görünmesi işten bile değildi. 

Zarif prensesin kombinlerine baktığımızda sık sık, basit gibi görünen ancak kombinlerde büyük değişimler yaratan detaylarla karşılaşıyoruz. Örneğin, trençkotunu giyip boynuna bağladığı ipek eşarp ya da gece elbisesinin üzerine attığı kürk bir mantoyla farkını hemen belli ediyor. Grace Kelly’nin vazgeçilmez aksesuarları ise kendiyle özdeşleşen çantaları ve giyimine masalsı bir hava katan beyaz eldivenleri. Onun için masumiyetin vücut bulmuş hali dersek sanıyoruz ki abartmış olmayız.

Modanın Yeni Çağı: Coco Chanel

“Moda geçer stil kalır.” sözüyle bir çağı kapatıp yeni bir çağ açan Chanel, moda dünyasında cesaret ve değişimin öncüsü oldu. 

“Moda geçer stil kalır.” sözüyle bir çağı kapatıp yeni bir çağ açan Chanel, moda dünyasında cesaret ve değişimin öncüsü oldu. Ona göre giyim kuşam işlerinde fazla temkinli davranmak akıl karı değildi ve bu tavrıyla büyük bir devrim yarattı. Onu sevmek için onlarca nedenimiz var ancak belki de en mühimi hemen her kadının dolabında bulunan siyah küçük elbiseyi hayatımıza kazandırmış olması. Feminist kimliğiyle kitlelere örnek olan Chanel, stil ve rahatlığı bir araya getirmekte de geç kalmadı. Kadınlar için ilk pantolonu tasarlayan da elbette ki ta kendisiydi! 

Çalışan kadınların giyebileceği diz altı etekler, omuz askılı çantalar ve yumuşak ceketlerle asil ve zarif bir stilin ilk tohumlarını atan Chanel, konforu göz ardı etmemesiyle kalbimizi bir kez daha çalmış oldu. O döneme kadar kadınların giymekte epey güçlük çektiği korselerin, ünlü tasarımcının moda anlayışında asla yeri olmayacaktı. Çok zaman geçmeden Chanel imzası taşıyan kolsuz bluzlar ve alçak topuklu ayakkabılar, çalışma hayatında ilham veren kombinlerin başrolüne yerleşmişti bile. Aksesuarların gücünden bol bol faydalanan Coco Chanel, tıpkı puzzle’ın parçalarını tamamlar gibi doğru tasarımları yan yana getirerek etkileyici bir stile ulaşmayı bize en iyi öğreten isim oldu. Ünlü modacının efsaneleşen No:5 parfümünün şıklığa atılan son imza olarak geçmişten günümüze yankıları sürüyor. Biz ise iyi görünmenin iyi hissetmekten geçtiğini fark etmemizi sağlayan Chanel’e çok şey borçlu olduğumuzu bir kez daha anlıyoruz.