
Antioksidan mucizesini keşfedin!
Antioksidan: Son zamanlarda hakkında birçok araştırma yapılan, adından da sıkça bahsettiren vücudumuzun koruma kalkanları… Hastalıkları önlemek ve yaşlanmayı geciktirmek gibi mucizevi güçleri olan bu madde hakkında bilmemiz gereken çok şey var!
Antioksidan nedir?
En basit tarifle adından da anlaşılacağı üzere antioksidan, vücuttaki oksidasyon adı verilen kimyasal sürece karşı koyarak bizleri koruyan moleküllere verilen isimdir. Serbest radikaller denilen moleküler yapılar oksidasyon sonucu DNA ve bazı proteinlere zarar vererek hücre yapısının bozulmasına neden olabilir. Hücre yapısının bozulması ise kanserden alzheimer’a kadar çok çeşitli hastalıklara yol açabilir. Antioksidanlar hücre yapısına göz diken serbest radikallerle savaşta vücudumuz yardımcı olmakla görevlidirler.
Antioksidan hangi besinlerde bulunur?
Beslenme yoluyla aldığımız en önemli antioksidanlar A, C, E vitaminleri, beta-karoten, likopen, lutein, flavonoidler ve selenyum’dur. Süt ürünleri, meyve ve sebzelerin çoğu, ayçiçeği ve diğer bitkisel yağlar, pirinç, mısır, buğday gibi tam tahıllar, kuruyemiş, yumurta ve baklagiller antioksidan bakımından zengindir.
Özellikle öğünlerimize bol bol eklememiz gerekenler ise böğürtlen, brokoli, domates, yeşil çay, kırmızı erik, havuç ve kırmızı üzüm! Hatta üzümü, çekirdeğiyle yememiz tavsiye ediliyor. Çünkü üzüm çekirdeğinin şu zamana kadar bulunan en güçlü antioksidan taşıyıcısı olduğu ortaya çıkmış!
Bunların hepsini nasıl aklımızda tutacağız derseniz, size bir ipucu: Canlı renklere sahip olan yiyecekler genellikle en fazla antioksidan içeren besinler olarak karşımıza çıkıyor.
Kalp ve damar hastalıklarına karşı antioksidan
Araştırmalara göre, antioksidanlar kalp hastalıkları ve inme riskinin önlenmesinde ya da ilerlemesinin yavaşlatılmasında çok önemli bir rol oynuyor. Özellikle kırmızı üzüm, kuvvetli antioksidanları sayesinde kalp sağlığını desteklemeye yardımcı, kandaki pıhtılaşmayı azaltıcı, kan damarlarının açık ve esnek olmasını sağlayıcı özelliklere sahip!
Sarımsak da kalp sağlığını korumak, kolesterol seviyesini dengede tutmak, yüksek tansiyonu düşürmek ve serbest radikallere karşı mücadele etmekte etkili bir besin. Brokoli, brüksel lahanası, karnabahar gibi besinler kanser ve kalp hastalıklarını önlemeye yardımcı olabiliyor.
Sivilce ve kırışıklıklara son!
Neredeyse herkes tertemiz, pürüzsüz bir cilde sahip olmak ister. Antioksidanlar, bu konuda da bizlere yardımcı oluyor! Sürekli olarak savaş halinde oldukları serbest radikallerin, ciltteki en önemli belirtilerinden biri sivilcelerdir. Antioksidanlar bunu önlemeye çalışır ve sivilce tedavisine çok büyük katkıda bulunur. Cilt bakımı konusunda en bilindik olanlar, cildin akneyle savaşmasına yardımcı olan C vitamini ve hücre gelişimine katkıda bulunup sivilce izlerini hafifleten E vitaminidir. Antioksidan besinlerle hazırlanan maskeler de cildi sıkılaştırır.
Kırışık oluşumuna da sebep olan serbest radikalleri, yine antioksidanlar durdurur. Başta yeşil çay olmak üzere, antioksidanlar kan dolaşımını hızlandırır ve hücre metabolizmasını destekler. Bundan dolayı, sivilce, siyah nokta ve kırışıklık gibi problemlerin tedavisinde son derece etkilidir. Antioksidanlar ve vitaminler, ciltte oluşan ince çizgilerin görünümünü hafifletir, derin kırışıklıkların oluşumunu da engeller. Onlarla yaşlanmayı geciktirebilirsiniz!
Antioksidanlar göz hastalıklarını önler
C vitamini, E vitamini, beta-karoten ve çinko antioksidanlarının, görme kaybını azaltmaya yardımcı olduğu ve kataraktın ilerlemesini yavaşlattığı bilinmektedir. Özellikle ıspanak, lahana gibi yeşil yapraklı sebzeler, içerisindeki lutein maddesi sayesinde katarakt ve sarı nokta hastalıklarının gelişimini önlemekte ve gözlerin hasarlara karşı korunmasında önemli bir rol oynamaktadır.
Beslenmenize dikkat edin saçlarınızı güçlendirin!
Beslenme eksikliği, saç dökülmesine neden olan en önemli etkenlerden biridir. Antioksidan içeren besinleri düzenli tükettiğinizde, saç dökülmesine dur diyebilirsiniz! Güneşin ve hava kirliliğinin verdiği hasarlar, saçlarınızı çok çabuk yıpratır. Antioksidanlar, bu hasarları onararak, sağlıklı saçlara sahip olmanızı sağlar. Saçlarınız sağlıklı bir şekilde uzar!
Antioksidanlar ve kanser ilişkisi
Serbest radikallerin hücrelere ve DNA’ya zarar vermesi, kanserin gelişiminde büyük rol oynar. Onlara karşı direnecek yeterli antioksidan alımı olmadığında, vücutta biriken serbest radikaller, hücrelerin DNA’sını bozup kanserojen özellik kazanmasına neden olur. Dışarıdan besinler sayesinde yapılan antioksidan takviyesinin, kanser gelişimiyle ilişkili hasarı önlediği, prostat ve kalın bağırsak kanseri riskini büyük oranda düşürdüğü kanıtlanmıştır.
Yeşil çayın harika bir antioksidan kaynağı olduğundan bahsetmiştik, ama onu diğerlerinden ayıran içerisindeki EGCG (Epigallokateşin Gallat) maddesi sayesinde, etkin bir şekilde serbest radikallere saldırarak kanserli hücre gelişimini önlemeye yardımcı olabilmektedir.
Bunların yanı sıra, bazı kanser türleri üzerinde negatif etkiye neden olduğu da gözlemlenmiştir. Bu nedenle herhangi bir antioksidan takviye kullanmadan önce doktorunuza danışmanızda fayda var!
Doktorunuzdan gerekli tavsiyeyi aldıysanız sizi hepsiburada’nın antioksidan kısmına alabiliriz…