Dünyanın en renkli şehirlerini görmeyi kim istemez?

Özellikle yaz aylarında seyahat etmeyi sevenlerdenseniz rengârenk mimarisi olan şehirlerin size de cazip gelme ihtimali oldukça yüksek. Şehirlerin enerjisini yükselten renkli mimari yapıların gücü yadsınamaz. Hayatının her alanında renk sevenler için dünyanın en renkli 5 şehrini tanıyalım.

Bo-Kaap, Cape Town

Adeta bir boya paleti boca edilmişçesine rengârenk evlerle çevrili Bo-Kaap, Güney Afrika’nın en ilgi çeken yerlerinden biri. Bu iç ısıtan rengârenk evlerin geçmişi işe yüzyıllar öncesine dayanıyor.

Kölelik sisteminin yoğun olduğu 16. ve 17. Yüzyılda, Malezya ve Endonezya olmak üzere çeşitli ülkelerden getirtilen köleler tarafından inşa edilen evler, kölelerin özgürlüklerini kazanmalarıyla birlikte bir özgürlük simgesi olarak parlak renklerde boyanmaya başlıyor. Bo- Kaap’ın günümüzdeki renkli şöhretini kötü bir hikâyenin iyi bitmesi olarak görüp, evlerin olduğu sokaklarda gezerken ne kadar şanslı olduğunuzu kendinize hatırlatabilirsiniz. 

Dünyanın en renkli şehri: Venedik

Dünyanın en renkli şehirleri listesi yapıp da Venedik’i atlamak olmaz. Venedik’in küçük adası Burano bir zamanların balıkçı kasabasıyken günümüzde İtalya turizmine hayat veren yerlerin başında geliyor. Buradaki evlerin rengârenk boyanma hikâyesi ise daha keyifli.

Balıkçılık mesleğinin ana gelir kaynağı olduğu zamanlarda, kış mevsiminde ava çıkan balıkçılar dönüşte, sis nedeniyle evlerini tanımakta zorluk çektikleri için çareyi evlerini farklı renklerde boyamakta bulmuşlar. İnsanların hayatlarını kolaylaştırmak için buldukları bu güzel yöntemi kendi gözlerinizle görmek isterseniz, bu küçük adaya Venedik’ten vapurla yarım saate gidebilmeniz mümkün.

Seyahat ederken uçuşlarınız sırasında rahatça uyuyabilmek için yanınıza ideal ölçüleriyle boynunuzu tam kavrayarak destekleyen Beddo Bambu Serisi Boyun ve Seyahat Yastığınızı almayı ihmal etmeyin. 

La Boca, Buenos Aıres

Her biri rengârenk birer karnaval olan festivalleriyle ünlü Arjantin’in başkenti Buenos Aires ve evleri de rengârenk olan ünlü mahallesi La Boca ile ziyaret edebileceğiniz en renkli şehirler arasında yer alıyor.

Çoğunlukla İtalyan göçmen ailelerin yaşadığı bölgede, bu ailelerin atık çinko levhalardan inşa ettikleri evler, turistlerin oldukça ilgisini çekiyor. Mahallenin Caminito Sokağı renkli evlerin yanı sıra duvar resimleri ve balkonlardan el sallayarak gülümseyen heykelleriyle de her gün festival varmış gibi hayat dolu. La Boca’da yürürken her köşe başında tango yapan dansçılara rastlamanızsa işten bile değil.

Longyearbyen, Norveç

Pek de öyle büyük bir şehir olmasa da Longyearbyen, Arktik Okyanusu’nda yer alan Norveç‘e bağlı Svalbard Takımadaları’nın başkenti. Yılın büyük bir kısmını karlar altında geçiren bir şehir olmasına karşın, rengârenk evleri bu uçsuz bucaksız beyazlığa eşsiz bir görüntü katıyor.

Karlardan kurtulduğu çok kısıtlı bir süre içerisinde ise Longyearbyen, rengârenk evleri olan bir yayla köyü gibi duruyor. Üstelik dünyadan uzak bu masal köşesini, Kuzey Işıklarını en iyi izleyebileceğiniz 6 yerden biri…

Bütün “en”ler onda: Dünyanın en renkli, en sevilen, en canlı şehri Barselona

Çok fazla turist alan dünyanın en renkli şehirlerinden bir diğeri de elbette Barselona. Barselona’yı dünyanın bu en canlı şehirlerinden biri kılan özelliklerinden biri gece hayatı ise, diğeri de kuşkusuz Gaudi’nin eserleriyle renklenen kentin mimarisi.

Barselona’nın, dünyanın en çok turist çeken şehirlerden biri olmasını, dahi mimarın eserlerine borçlu olduğunu söylesek pek de abartmış olmayız. Barselona’ya yolunuş düştüğünde rengârenk mozaikleriyle Park Güell‘i ya da 1887’de inşa ettiği Casa Batlló‘yu gezerseniz siz de bize hak vereceksiniz.

Bu kadar güzel yerleri gezip de cep telefonuyla fotoğraflamak olmaz. Bütün bu güzellikler profesyonel makineyle fotoğraflanmayı hak ediyor bizce. İnternet ortamında içerik paylaşan herkes için ideal olan ve gittiğiniz her yere kolayca götürebileceğiniz hafiflikte bir tasarıma sahip Canon PowerShot G7 X Mark III ile gezdiğiniz yerlerin hakkını verecek fotoğraflar çekebilirsiniz.