Bir kez tutkunu olunduğunda vazgeçmesi bir hayli zor olan motor sporları, kendi içerisinde farklı araç türlerinin yarışlarından oluşan büyük bir dünya. Dünyanın en yüksek dayanıklılık ve mücadele gerektiren yarışlarından tarihi en zengin olanlara dek birçok efsanevi yarışla tanışmaya hazır olun.

“Dünyanın en hızlı araçları, efsanevi pistlerde hız şöleni sunuyor.”

Motor sporlarının efendisi: Formula 1

Dünya üzerinde motor sporlarından bahsedildiğinde akla gelen ilk yarış olan Formula 1, en geniş izleyici kitlesini elinde bulunduruyor. Bazı ülkelerde ana akım sporları bile geride bırakan Formula 1, birçok efsanesiyle ve köklü geçmişiyle her yıl büyük heyecana sahne oluyor. 1920’lerdeki Avrupa Grand Prix Motor Yarışları ile temelleri atılan Formula 1’e adını veren “formula”, yarışa katılan araçların tabi tutulduğu bir kural dizisi. 1950’de ilk kez gerçekleştirilen Formula 1’de sadece yedi yarış bulunuyordu ancak yarış tutkunları henüz ilk senede Monaco, Silverstone, Spa ve Monza gibi efsanevi pistlerle tanışmıştı. 1958’e dek markalar klasmanının bulunmadığı Formula 1’de ilk şampiyon, Alfa Romeo takımından Giuseppe Farina olmuştu. 1958’de ilk kez hayata geçen markalar klasmanında ise zafer Britanyalı Vanwall takımının olmuştu. Günümüzde sezon içerisindeki yarış sayısını 20’nin üzerine yükselterek heyecanı neredeyse tüm yıla yayan Formula 1, gittiği her ülkede hafta sonunu bir şölene çevirmeyi başarıyor. Formula 1’de 2010’dan bu yana yarış galibinin 25 puan aldığı yeni bir puanlama sistemi kullanılıyor. Dönem dönem ise sponsorluk anlaşmalarına bağlı olarak takımların lastik sağlayıcıları değişiyor. Araçların dış görünüşlerinin sık sık değişmesi eleştiri konusu olsa da Formula 1 tutkunları için start – finiş çizgisindeki beş kırmızı ışık söndüğü zaman yarışın bittiğini işaret eden damalı bayrak sallanana dek dünya duruyor. Yarışın tartışmasız en efsanevi pisti ise Monte Carlo’nun daracak sokaklarından geçen ve sıralama turlarını kazanmanın yarışı kazanmayı neredeyse garanti altına aldığı Monaco GP’si.

“Dünyanın en zorlu parkurlarının hızla buluşması.”

WRC – Dünya Ralli Şampiyonası

Kaynak: bodrummotosikletkiralama

Dünya Ralli Şampiyonası, binek otomobillerin farklı özelliklerle modifiye edilip zorlu parkurlarda yarıştıkları bir spor dalı. Her yıl takvimdeki yarış sayısının değişebildiği WRC’de 2018 sezonu 13 yarıştan oluşurken 2019’da sayı 14’e yükseldi. Daha önce 2003-2006 yılları arasının yanında 2008 ve 2010’da şampiyonaya ev sahipliği yapan Türkiye, 2018’de yeniden döndü ve sezonun 10. yarışına “Marmaris Rallisi” ile ev sahipliği yaptı. 2019’da da yerini koruyan Türkiye, 14 yarışlık sezonun 11. yarışında yine ev sahibi oldu. Dünya Ralli Şampiyonası’nın kökleri ise 1972’ye dek dokuz kez düzenlenen Uluslararası Otomobil Üreticileri Şampiyonası’na dayanıyor. 1973’te ise Dünya Ralli Şampiyonası adını alarak kesintisiz olarak yolculuğuna devam etti ve motor sporlarının en mücadeleci versiyonlarından biri halini aldı.

“ABD’den dünyanın dört bir yanına yayılan tutku.”

ABD’nin en istikrarlısı: NASCAR

Açılımı National Association for Stock Car Auto Racing (Ulusal Stok Otomobil Yarışçıları Birliği) olan NASCAR, ABD’de Sprint Kupası, Nationwide Serisi ve Craftsman Serisi olarak üç farklı şekilde düzenleniyor. Dünya hız rekorlarının kırıldığı Daytona sahilinde 1920’lerde yapılan yarışlara dayanan bir geçmişi olan NASCAR, Bill France tarafından 21 Şubat 1948’de resmi olarak kuruldu. Merkezi Daytona’da olan NASCAR, her yıl 150’den fazla ülkede canlı yayınlanarak heyecanın ABD ile sınırlı kalmamasını sağlıyor. Büyük bir spor endüstrisi olan NASCAR’ın Sprint Serisi, 36 yarıştan oluşurken ilk 10 etabın sonunda yarışmacı pilot sayısı 12’ye iniyor ve şampiyonluk heyecanı start alıyor. Nationwide ise Sprint’e katılamayan pilotlar tarafından ya da NASCAR’da tecrübe kazanmak isteyen genç yetenekler tarafından tercih ediliyor. Craftsman ise bu iki serinin dışında ünlü kamyonet üreticilerinin katılımıyla düzenleniyor. Oval bir pistin etrafında defalarca dönülmesi nedeniyle ilk etapta basit ve sıkıcı gibi gözüken NASCAR’da kurallara ve yarış işleyişine hakim olunduğunda heyecanın düzeyi en üst seviyelere çıkıyor.

“Daytona sahillerini 800 km boyunca alev alev yakan yarış.”

NASCAR’ın kardeşi: Daytona 500

NASCAR Kupası Serisi yarışı olan Daytona 500, her yıl Daytona Uluslararası Yarış Pisti’nde düzenleniyor. Adını düzenlendiği yerden ve 500 mil (805 km) olan uzunluğundan alan Daytona 500, ilk etapta stok otomobillerle 200 mil (320 km) olarak düzenlendikten sonra 1959’dan itibaren Daytona 500 adıyla kesintisiz olarak heyecan yaşatıyor. 2.5 mil uzunluğundaki pistte atılan 200 tur, ciddi bir dayanıklılık ve konsantrasyon istiyor ve kazanan pilot, motor sporları dünyasında büyük bir prestij kazanıyor. Daytona 500, tarihi boyunca 1965, 1966, 2003 ve 2009’da yağmur nedeniyle dört kez kısaltıldı. Bir kez de 1974’te enerji krizi nedeniyle daha kısa mesafede yapıldı.

“Dünyanın en zorlu motor sporları organizasyonu ile tanışmaya hazır olun.”

Dayanıklılığın sınırlayını zorlayan Dakar Rallisi

Kaynak: autocar

Geçmişte Paris-Dakar rallisi olarak yapılan ralli, 1979’da ilk kez düzenlendiğinde Avrupa’nın güneyinden başlayıp Afrika’nın çöllerinin geçilmesiyle Dakar’da sona eriyordu. Ancak Afrika’nın kuzeyinde 2000’li yılların ortalarından itibaren artan gerilim ve yaşanan güvenlik endişeleri nedeniyle yarış 2009’da Güney Amerika’ya taşındı ve adı da Paris-Dakar’dan sadece Dakar’a dönüştü. Dakar’da otomobillerin yanı sıra motosiklet, quad, kamyonet ve UTV gibi araç türleri de kendi kategorilerinde yarışsa da her zaman en büyük ilgiyi motosiklet ve otomobiller görüyor. Çöl Kaplanı lakaplı Kemal Merkit’in de defalarca bitirdiği Dakar Rallisi, 14 etap boyunca çamurlu, kumlu veya çakış taşlı yollarda dünyanın en zorlu motor sporları yarışı olmayı başarıyor. Dakar Rallisi’ni hepsinden ayıran en önemli özelliği ise finişi görebilmenin neredeyse kazanmak kadar değerli olması. Çünkü her yıl katılımcı tüm araç türlerinin yarıdan fazlası yarışı tamamlayamayıp erken veda etmek zorunda kalıyor.

Motor sporları, izlemeye alışması ve kolaylıkla hakim olunması zor bir spor olsa da ilginizi çeken yarışı birkaç kez takip ettiğinizde temel özelliklerini ve yarış mantığını kavramanız hiç zor olmayacak. Buradan Hepsiburada’nın Aksiyon Kameraları kategorisine giderek yarış pistlerindeki veya doğal parkurlardaki sürüş deneyimlerinizi tüm detaylarıyla kaydedebileceğiniz kameralara ulaşabilirsiniz.