ÜST

Küçük Yaşta Yabancı Dil Öğrenmenin Faydaları

Günümüz modern toplumunda yabancı bir dil öğrenmenin ve konuşmanın avantajları yadsınamayacak bir gerçek. Hatta son dönemlerde sadece tek bir dil değil ikinci ya da üçüncü bir dil öğrenilmesi öneriliyor. Çocukların beyinleri verilen bilgileri daha kolay alabiliyor ve hafızalarında daha uzun süre tutabiliyor. Bu nedenle küçük yaşta yabancı dil eğitimi alan çocuklar çok daha rahat bir şekilde birkaç farklı dili aynı anda öğrenebiliyor. Peki küçük yaşta yabancı dil öğrenmenin ne gibi faydaları olabilir? Gelin bir göz atalım.

Erken yaşlarda alınan yabancı dil eğitimi, çocukların beyin gelişimi üzerinde de etkin bir rol oynuyor.

Erken Yaşta Dil Öğrenmenin Faydaları

Çocukları erken yaşta dil eğitimi alması çocukların psikolojisinde olumsuz etkilere yol açabiliyor. Bu etkileri önlemek için ebeveynlere önemli roller düşüyor. Çocukların üzerine baskı kurulması dil öğrenmelerini engellediği gibi ilerleyen yaşlarda da dil öğrenmelerini de önleyebiliyor. Ebeveynlerin çocukların dil eğitimlerini mümkün olduğunca eğlenceli bir hale getirerek oyun oynar gibi öğrenmelerini sağlaması gerekiyor.

  • Farklı Bakış Açısı Geliştiriyorlar

Çocuklar, doğaları gereği ben merkezcil yapıya sahip oldukları için diğer insanların bakış açılarını algılamada zorlanabiliyor. Özellikle 1-3 yaşları arasında yabancı dil eğitimi alan çocuklar, farklı dilden insanları da anlamaya başlayarak ben merkezcil düşünmeden kısa sürede sıyrılıyor. Olayları farklı açılardan da gözlemlemeyi öğreniyor. Öğrenilen her yeni dil, farklı bir kültürün de farkına varılmasını sağlıyor. Yabancı dil bilen çocuklar, diğer çocuklara oranla daha geniş bir kültür anlayışına sahip oluyor.

  • Yabancı Dili Eğlenerek Öğreniyorlar

5 yaşına kadar çocuklar verilen tüm bilgiler tıpkı boş bir kâsede işlenir gibi beynine kaydediliyor. Onların dil öğrenmesi için çok fazla efor harcamasına gerek kalmıyor. Oyunlarla çok daha eğlenceli bir şekilde yabancı dil öğrenebiliyor. Aileleriyle birlikte eğlenceli dakikalar geçirdikleri için yabancı dil öğrenmeleri çok kolay oluyor ve hafızalarında uzun süre yer ediyor. Bu yaş grubundaki çocuklara özel olarak tasarlanan okuma kitapları, hikâyeler ve CD ile video oyunları ile de desteklenebiliyor. Çocuklarınızın yabancı dil eğitimini desteklemek için Hepsiburada’nın yabancı dil kitaplarını inceleyebilirsiniz.

Yabancı dil eğitimine ne kadar erken yaşlarda başlanırsa çocuğun öğrenme yeteneği de o derece artıyor.

  • Derslerinde ve Sınavlarında Daha Başarılı Oluyor

Erken yaşta yabancı dil eğitimi alan çocukların beyin fonksiyonları daha yüksek oluyor. Yapılan çalışmalar, yabancı dil bilen çocukların ileriki dönemlerde derslerinde ve sınavlarında daha başarılı olmalarına yardımcı oluyor. Beyin gelişimi 5 yaşına kadar %80 oranında tamamlanıyor. Bu süreçte ekstra bir dil için beyin daha fazla çalışıyor ve çocukların odaklanma yetenekleri artıyor. Odaklanma becerisindeki bu artış, çocuğun diğer derslerinde de başarılı olmasına yardımcı oluyor.

  • Çocuğun Matematiksel ve Bilimsel Kabiliyetini Geliştiriyor

Yabancı dil eğitimi sırasında çocukların zihinsel yeteneklerinde de artış gözleniyor. Dil öğrenmede en önemli görev, beyne düşüyor. Beynin sol yarımküresinde dil öğrenme ile ilgili olan bölge, doğuştan itibaren aktif bir rol oynuyor. Bu bölge aynı zamanda bilişsel yeteneklerin de gelişmesini sağlıyor. Dil eğitimi ile beynin sol küresinin aktifleştirilmesi çocukların matematik ve bilimsel kabiliyetlerinin artmasını sağlıyor ve aynı zamanda problem çözme yetilerinin de güçlenmesini destekliyor.

  • Özgüvenleri Artıyor

Farklı bir dilde konuşan bir insanla iletişim kurabilmek, çocukların çok hoşuna gidiyor. Kendi anadili dışındaki şarkıları söyleyebilme, filmlerini izleyebilme ve kitaplarını okuyabilme çocukların özgüveni üzerinde olumlu bir etki bırakıyor. Erken yaşta yabancı dil eğitimi alan çocuklar, psikolojik açıdan yaşıtlarına oranla daha olgun bir kişiliğe sahip oluyor. Toplum içine daha çabuk karışabiliyor ve düşüncelerini bildiği dillerde rahatlıkla her ortamda aktarabiliyor. Günlük hayatta ikinci ya da üçüncü bir dili aktif kullanmasalar bile yabancı dile karşı merakları uyanıyor.

Bebekler genetik olarak dil öğrenmeye programlı olarak doğuyor.

  • Geniş Bir Kültür Anlayışına Sahip Oluyor

Çocuklara doğru bir şekilde yabancı dil eğitimi verilmesi, onların ikinci ya da daha çok dili ana dili kadar iyi öğrenmesini sağlıyor. Ana dili gibi gramer hâkimiyeti ve aksanına sahip olan çocuklar, o dilin kültürünü de tanımaya başlıyor. Yabancı dilde yazılan hikâyeler, filmler ve kitaplar, aynı zamanda farklı kültürlerin gelenek ve göreneklerinin de tanınmasına fırsat veriyor. Öğrenilen her dille birlikte o dilin konuşulduğu ülkelerin inançları, değer yargıları hakkında da bilgiler öğrenen çocuklar geniş bir vizyon ile büyüyor.

  • Öğrenme Hızı Artıyor

Küçücük yaşlarda hayal edemeyeceği kadar farklı kültürlerle tanışan çocuklar, dünya, evren gibi kavramları çok daha kolay algılamaya başlıyor ve beyin sınırları genişliyor. Öğrenme kapasiteleri artıyor. Dil ve zihin birbirine paralel olarak gelişiyor ve çocuğun dil gelişimindeki hâkimiyeti onun tüm zihinsel aktivitelerde de güçlü bir duruş sergilemesine yol açıyor. Dil öğrenirken beyin kapasitesini zorlayan çocuklar, akıllarını daha hızlı çalıştırmayı bir refleks şeklinde öğreniyor. Erken yaşlarda yabancı dil eğitimi alan çocukların tek bir dil bilen çocuklara göre öğrenme hızlarında büyük bir artış söz konusu oluyor.

  • Konuşmaktan Çekinmiyor

Çocuklar, utanmayı bilmedikleri için yetişkinlerde görülen “anlıyorum ama konuşamıyorum” sendromunu yaşamıyor. Doğuştan gelen kendine güven duyguları, onların yabancı dil öğrenme ve konuşma konusunda daha cesur olmalarına yardımcı oluyor. Kelimelerin yanlış telaffuz edilmesi ya da cümlelerin hatalı kurulması çocuklar için önem taşımıyor. Bu durum, onların yabancı dili daha çabuk ve rahat öğrenmesinde önemli rol oynuyor. Konuşmaktan çekinmeyen çocuklar bir yandan da dinleme ve kendini ifade edebilme becerisini de geliştirebiliyor.