Kuş gözlerken, denizde, doğa sporlarında… Hangi dürbün sizinkisi?
Kuş gözlemciliği, denizcilik, doğa sporları, avcılık… Ya da belki hiçbiri… Sadece güzel bir manzarayı daha yakından görmek, uzakta olup bitenlere göz atmak için kendinize bir dürbün satın almaya karar verdiniz. Tarihi çok eskiye dayanan, oldukça eski bu alet bugün artık üzerinde türlü rakamların ve harflerin yer aldığı, çeşitli değerlerin havada uçuştuğu bir teknolojiye kavuşmuş durumda. Merak etmeyin, bu yazı bittiğinde siz de tüm bu rakamların diline hakim olabilecek, sizin için en uygun dürbünü rahatça seçebileceksiniz.
Nedir bu ‘dürbün’?
Dürbün kelimesi Farsçada kullanılan ‘dûr’ (uzak) ve ‘bîn’ (bakmak, görmek) kelimelerinin birleştirilmesinden türemiş. Bu isim Osmanlı’da teleskop kelimesine karşılık olarak kullanılmaya başlanmış. Yakınsak mercekleri kullanarak yakınlaştırma fikrinin temeli ve teleskopların icadı 1600’lü yıllara dayansa da bugün bildiğimiz anlamdaki dürbün 1894 yılında Carl Zeiss tarafından icat edildi.
Tüm gücünü üzerinde bulunan yakınsak merceklerden alan dürbünler, bakılan yöndeki büyük ebatlı objektiften geçen görüntüyü daha küçük yakınsak mercek olan oküler üzerinden geçirerek göze ulaştırır. Bu işlem sonucunda merceklerin yakınlaştırma katsayısına bağlı olarak, merceğe düşen görüntüler 6x, 8x, 10x gibi oranlarla büyütülür.
Dürbün çeşitleri
- Gece Dürbünü: Kısaca gece görüşü olarak bildiğimiz askeri amaçlı dürbünlerdir. Normal dürbünlerin aksine ışık miktarı gözün algılayabileceği düzeyin altında olduğu durumlarda kullanılır. Kullanılan özel yöntemlerle, yoğunlaştırılmış elektron ışınları yeşil renkli bir görüş sağlar.
- Gök Dürbünü: Galileo dürbünü olarak da bilinen bu dürbünler yıldızları ve gök cisimlerini görmek için kullanılır. Normal dürbünlerin aksine gök dürbünleri uzaktaki bir yıldızın görüntüsünü ters olarak verir.
- Yer Dürbünü: Gök dürbünündeki ters görüntüyü başka bir mercekle düzelten, bizim de en çok kullanılan anlamıyla ve şekliyle bildiğimiz dürbünlerdir. Yer dürbünleri de Porro prizmalı ve çatı prizmalı dürbünler olarak ikiye ayrılır.
- Porro prizmalı dürbünler: Bu dürbünlerin her bir borusunda iki adet birbirine dik prizma bulunur. Porro prizma dürbünler çatı prizma modellere göre daha büyüktür fakat optik olarak daha başarılıdır. Kolay üretilirler ve ucuza mal olurlar.
- Çatı prizmalı dürbünler: Bu modellerde prizmalar birbirine çok yakın olacak şekilde üst üste yerleştirilmiştir. Bu nedenle Porro prizmalı dürbünlere göre daha hafiftirler ve daha kolay taşınabilirler. Fakat bu duruma karşılık üretim aşamasının zahmetli olmasından ötürü daha pahalıdırlar. Yine de kaliteli bir çatı prizmalı dürbün, Porro prizmalı dürbünler kadar başarılı bir optik performans sunabilir.
Büyütme gücü
Dürbünlerin üretiliş amacından ötürü sahip olması gereken en önemli özellikleri büyütme güçleridir. Bir dürbün modelini incelerken göreceğimiz; 12×60, 5×70 gibi rakamlar bize dürbünün büyütme gücü ve objektif boyutu hakkında bilgi verir.
Bu ifadelerin ilk bölümündeki rakamlar dürbünün görüntüyü kaç kat büyütebileceğini anlatır. Örneğin 10×50 büyütme değerine sahip bir dürbünü ele alalım. Başta ifade edilen 10 rakamı bir dürbünün büyütme kat sayısını gösterir. Yani merceğe düşen görüntü 10 kat büyüyecek ve mesela 500 metre uzaklıktaki bir nesne bu dürbünle 50 metre uzaktaymış gibi görünecektir.
Gelelim ikinci kısma. Burada ifade edilen rakam dürbünümüzün objektif büyüklüğünü göstermektedir. Fotoğraf makinalarından da aşina olduğumuz şekilde; 40mm, 50mm gibi ölçülerle ifade edilen objektifler, dürbünün ışık toplama kapasitesini anlatır.
Objektifin boyutu büyüdükçe karanlık ortamlarda daha aydınlık bir görüş sağlanırken aynı zamanda daha net ve kaliteli bir optik performans elde edilebilir. Büyütme katsayısı ne kadar çok olursa olsun, küçük boyutlara sahip bir objektif kullanan dürbün istenen optik performansı sunamayacaktır. Gönül ister ki, ikisinin de en yüksek katsayılara ulaştığı olduğu dürbünlerimiz olsun. Fakat bu bizi bütçe olarak zorlayacağından kullanacağımız alana göre büyütme kat sayısıyla dengeli bir birliktelik oluşturacak bir objektifi tercih etmek en doğrusu olacaktır.
Hangi boy?
Daha fazla yakınlık, kolay taşıma, ergonomik tasarım, ışık performansı… Dürbün seçimini etkileyen birçok faktör var fakat en önemli konulardan birisi boyut. Dürbünleri genel özelliklerine ve boyutlarına göre 3 ana gruba ayırabiliriz:
Tam Boy (8 x 42, 10 x 50)
- Işık yakalama performansı üst düzeydir. Düşük ışık bulunan ortamlarda iyi çalışırlar.
- Doğal yaşam görüntüleme ve denizcilik kullanımında yaygındır.
- Büyük ve ağırdırlar.
Orta Boy (7 x 35, 10 x 32)
- Orta düzey ışık yakalama performansı sunarlar.
- Sportif kullanım için ve doğada kullanım için son derece uygundur.
- Tam boy modellere göre daha kolay taşınırlar.
Kompakt (8 x 25, 10 x 25)
- En küçük ve en hafif dürbün seçeneğidir.
- Güneşli ve açık havada iyi bir optik performans sunar.
- Uzun süreli kullanımlar için daha az yorucudur.
Daha fazla özellik
Sabit bir büyütme katsayısı sizin için yeterli değilse zoom özelliği olan dürbünleri de listenize ekleyebilirsiniz. Bu dürbünlerin özellikleri tanımlanırken ‘8-24×50’ gibi ifadeler kullanılır. Tahmin edebileceğiniz gibi bu rakamlar satın aldığınız dürbünün 8x ve 24x arasında zoom yeteneğine sahip olduğunu gösterir
Aman dikkat!
- 16x ve üzeri büyütme gücünü sahip dürbünleri eliniz titremeden kullanmak çok zordur. Bu nedenle yüksek büyütme gücüne sahip bir dürbün satın almak istiyorsanız bir tripod edinmekte fayda var.
- En iyi dürbün size dürbünden baktığınızı unutturan dürbündür. Yalnızca lensin ortasına odaklanarak dış kısımdaki bulanıklıkları göz ardı etmeyin. Uzun süre bu bulanık görüntüye maruz kalırsanız ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşabilirsiniz.
- Satın aldığınız dürbünü doğada kullanmayı planlıyorsanız su geçirmezlik özelliği de aramanızda fayda var. Yağmura veya herhangi bir sıvıya maruz kalan dürbünler mercek içlerinde buğulanma yapabilir.