BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün rakamlarına göre gelişmiş ülkelerde her sene 200 milyon tonun üzerinde yiyecek çöpe atılıyor. Öte yandan aynı dünyada yiyecek bulmakta zorlanan milyonlarca insan var. Buzdolabı kullanımını doğru bir şekilde uygulamak, gıdaların bozulmasını engelleyecek saklama yollarına başvurmak, yiyeceklerin besin değerlerini kaybetmeden muhafaza edebilmek, bugünün değil her günün gündemi.

Genellikle haftalık olarak yapılan mutfak alışverişlerinde alınan ürünlerin birçoğu buzdolabında muhafaza ediliyor. Dolayısıyla hem israfı önlemek, hem besin değerlerini korumak hem de sağlık açısından buzdolabı, hayatımızda çok önemli bir yer tutuyor. Temizliğinden yerleştirme düzenine kadar dikkat edilmesi gereken birçok kural bulunuyor.

Sağlıklı beslenebilmek için öncelikle aldığımız gıdalara, ardından da bu besinleri saklama koşullarına dikkat etmeliyiz. Uygun şekilde muhafaza edilmeyen gıdalar çabuk bozulur, bu da hem bütçenize hem de sağlığınıza zarar verir.

Peki, buzdolabında besinleri doğru saklama yöntemlerini biliyor musunuz? İşte size yiyeceklerin daha uzun süre taze kalmasını sağlayacak ipuçları…

Buzdolabı ısı ayarı nasıl olmalı?

Yanlış ayarlanmış buzdolabı, fazla soğuk olduğunda da yeterince soğutamadığında da aynı şekilde gıda maddelerinin bozulmasına neden olur. Buzdolabınızın soğutma derecesini kontrol altında olduğundan emin olun. Buzdolabınızın iç sıcaklığı 0-4, derin dondurucu sıcaklığı ise -18 olmalı. Ayrıca kapağı çok fazla açıp kapatmak, açık bırakmak da benzer şekilde saklama koşullarını bozacaktır.

Buzdolabınızın derecesini 1°C – 4°C arasında tutmaya çalışın, böylece yiyecekleriniz en fazla 5°C ‘de saklanmış olur. Sıcak yiyecekleri hemen buzdolabına kaldırmayın, dışarıda sıcaklığın geçmesini bekleyin. Sıcak yiyecekler, buzdolabınızın derecesini yükseltir ve gıda zehirlenmeleri ile yemeklerin gereksiz yere bozulmasına neden olur.

İşe buzdolabınızdaki meyve sebze çekmecesini tanımakla başlayın. Nem ayarı yapabiliyor musunuz? Üzerinde hava alması için delikler var mı? Hiçbiri olmasa bile, bu çekmecenin en büyük faydası, içindekileri nemli tutabilmesi. Çekmecede yüksek nem varsa, bu kuşkonmaz, brokoli, karnabahar, limon, yeşil fasulye, yeşil otlar, biber, çilek gibi hızlı pörsümeye yatkın yiyecekler için idealdir. Az nem sevenler ise, elma, kayısı, incir, kivi, kavun, şeftali, muz gibi çabuk çürüyebilen yiyecekler.

Yiyeceklerin uzun süreli saklanabilmesinde etkili olan iyi bir buzdolabı seçimi de çok önemlidir. Verimli kullanımı ile gıdalarda her daim tazelik ve lezzet vadeden, kolay depolama seçenekleri ve akıllı telefonla kontrol imkanı sunan LG No-Frost buzdolabını tercih ederek gıdalarınızın daha uzun süre taze kalmasını sağlayabilirsiniz. 

En çok tüketilen meyve ve sebze çeşitlerini nasıl saklamalı?

• Meyve ve sebzeleri yıkamadan dolaba kaldırın. Buzdolabında bu tür yiyecekleri mümkün olduğunca az nemli ortamda saklamayı hedefleriz. Yıkamak ise içlerindeki suyun artmasına neden olur. Bu da daha hızlı bozulmalarına yol açar.
• Yüksek oranda etilen gazı üreten meyveleri (elma, domates, muz gibi) başka meyve sebzenin yanında bırakmayın. Diğerlerinin daha çabuk olgunlaşıp bozulmasına sebep olurlar. Kısaca, çabuk çürüyenlerle hızlı pörsüyenleri yan yana saklamayın.
• Elma, domates, armut, avokado, kavun, şeftali, erik, kayısı gibi meyveler dışarıda, mutfak tezgahında olgunlaşır, lezzetlenirler. Biber, üzüm, portakal, limon, çilek gibi meyveler ise mutlaka buzdolabında saklanmalı. Özellikle muz hızlı olgunlaşan bir meyve, yanında narenciye varsa, daha da hızlı kararır.
• Elmayı buzdolabının meyve sebze çekmecesinde, üzerine hafif nemli kağıt havlu sererek saklayın. Unutmayın, biri bile azıcık çürük olsa, ürettiği etilen gazı sayesinde diğerlerini de hemencecik bozar. Onu sürüden ayırın ve zaman kaybetmeden yiyin!
• Kalın yapraklı yeşillikler nemi sever ama ıslak kalmayı sevmez, hemen sararırlar. Salata yapmak için kullandığınız marul, kıvırcık, roka gibi yeşillikleri yıkadıktan sonra iyice kuruttuğunuzdan emin olun. Kuru bir havluya (evet, normal yüz havlusu olabilir) sarıp buzdolabında saklayın.
• Nane, kişniş, fesleğen gibi narin yapraklı otları kullanmadan hemen önce yıkayın. Buzdolabında saklamak için içinde az su olan bir bardağa çiçek gibi yerleştirin.
• Kök sebzeleri saklarken tepelerini kesin. Böylelikle nem kaybetmez, doku ve lezzetlerini koruyabilirler.

• Sapsarı limonları mutfak tezgahının üzerinde, nefis bir kasenin içinde sergilemeyi biz de seviyoruz. Ama bu şekilde sadece bir hafta dayanan limon, buzdolabında tam dört hafta dayanabiliyor.
• Başta limon olmak üzere tüm turunçgiller buzdolabında plastik poşetin içinde saklandığında içlerindeki suyu daha uzun süre muhafaza edebilirler.
• Mantarlar plastik ambalajların içinde satılır. Ve genelde buzdolabında da öyle saklanır. Ancak mantar su içeren bir sebzedir ve nemi içine çeker. Mantar aldığınızda plastik ambalajından çıkartıp kese kağıdına koyarak saklayabilirsiniz.

• Buzdolabını tıka basa doldurmak ve bazı besinleri gelişigüzel yerleştirmek dolapta kokuya neden olur. Bu nedenle buzdolabına yiyeceklerinizi yerleştirirken aralarında mesafe olmasına ve birbirine temas etmemesine özen göstermelisiniz.
• Buzdolabında koku yapan gıdaların başında peynir, balık ve et gelir. Bu gıdalar buzdolabında mutlaka kapaklı cam saklama kaplarda saklanmalıdır. Soğan, kavun gibi yiyecekler ise kesilip buzdolabında saklandığında kokuları diğer yiyeceklere karışabilir. Kokuların karışması yiyeceklerin de daha kısa sürede bozulmasına neden olur.
• Buzdolaplarında yiyecek kokularının birbirine karışmasından şikayetçi olanlar için bir diğer çözüm ise kokuları karıştırmama özelliğine sahip buzdolabı modellerini kullanmaktır.
• Ayrıca sıcak yemekler hemen dolaba konulmamalı, oda sıcaklığına geldikten sonra uygun bir kaba alınıp buzdolabına yerleştirilmelidir. Pişmiş hiçbir yiyecek de buzdolabına ağzı açık bir şekilde konmamalıdır.

Sağlıklı yaşam için özenle seçtiğiniz besinleri tüketene kadar en uygun koşullarda muhafaza edebilmek için  Paşabahçe 8’Li Cam Saklama Kabı Setini kullanabilirsiniz.

Genelde mutfakta kullandığımız saklama kapları plastiktir. Ancak plastik hem içindeki gıda maddesinin tadını bozar hem de kimyasal içerir. Saklama kaplarınızı cam olanlarla değiştirmek, içinde muhafaza ettiniz yiyecekleri daha doğru saklamanız anlamına gelecektir.

Hangi besin hangi rafta olmalı?

Kahvaltılıklarda ambalajlı olanlar ve kahvaltılık tabaklarına çıkarılanlar hijyen açısından en üst rafta tutulmalıdır. Aksi halde paketli gıdaların paketlerinden ya da sebze meyvelerden düşebilecek parçalardan altta duran ve hiç pişirme işlemi görmeden tüketilecek olan kahvaltılıklara bakteri bulaşabilmektedir. Buzluğu altta olan buzdolaplarında da kahvaltılıklar yine en üstte olmalıdır.

İkinci rafa genellikle işlem görmüş yani pişirilmiş yemekler konulmalıdır. Streçlenmeli ve birbirlerine temas etmemelidir. Isıtıp direkt olarak tüketilecek besinler oldukları için pişmemiş çiğ besinlere göre daha risklidirler.

Çiğ et, yoğurt gibi besinler doğru kaplara konulmuş şekilde ağzı kapalı, birbirleriyle temas etmeden üçüncü rafta olabilir. Tavuk ve balık da paketli halde ya da cam kaplarda bu rafta kalabilir.

En alt rafta ise meyve sebze kısmı olmalıdır. Ancak meyve sebzeler pazar ya da market poşetleriyle buzdolabında tutulmamalıdır. Yapılan en büyük hatalardan biri budur. Besinler mutlaka paketlerinden çıkarılmış olmalıdır.

Eğer ıslaksa mutlaka kurutularak buzdolabına konulmalıdır. Bu nedenle en pratiği hazırlık aşamasında da kolaylık sağlayacağı için yıkayıp kurutarak dolaba yerleştirmektir. İstenirse kese kağıtlarında saklanabileceği gibi istenirse plastik olmayan, muhafaza için özel üretilmiş saklama kaplarına da konulabilir.

Dondurucuda esas önemli olan bekleme süreleridir. Besinler dondurulduğunda içeriğindeki bakteriler de dondurulmuş olur. Yani ölmezler. Çözdürme işlemi başladığı andan itibaren de o bakteriler tekrar aktifleşmeye başlar. Bu nedenle besinlerin dondurucuda ne kadar kaldığı çok önemlidir. Çünkü besinlerin yapısı ve dokusu değişmeye başlar.

Herhangi bir işleme tabii tutulmayan çiğ sebzeler dondurucuda 1 yıla kadar durabilirken pişirilerek saklanacak sebzeler en fazla 2-3 ay saklanmalıdır. Çözündürdükten sonra ise hemen tüketmek gerekir. Balık 2-3 ay, çiğ et ya da çiğ etten yapılmış kıyma 9-12 ay arasında kalabilmektedir. Pişmiş kırmızı et işlem gördüğü için 2-3 ay kalmalıdır. Tavuk ve hindi eti ise çiğ halinde olsalar bile en fazla 3 ay kadar dondurucuda saklanmalıdır.