
Doğal ve sağlıklı yemeğin anahtarı: Granit tencereler
Mutfaklar için yeni sayılabilecek granit tencereler, hem sağlıklı yapılarıyla hem de doğal özellikleriyle vitrinlerde ön sıralara yerleşmeyi başardı.
Sağlıklı beslenmenin olmazsa olmazı, doğru gıdayı doğru şekilde pişirerek sağlığımıza en uygun şekilde servise hazır hale getirmek. Yiyeceklerimizi seçerken çok dikkatli davranıp, en taze ve doğalını almaya özen göstersek bile doğru şekilde pişirmeyi başaramazsak gerektiği kadar sağlıklı beslenemiyoruz demektir. İşte tam bu durumda doğal maddelerden üretilen, sağlıklı pişirme araç ve gereçleri devreye giriyor.
Son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz granit tencereler de bu ürünlerin başında geliyor. Adından da anlaşıldığı gibi ‘granit’ olarak bildiğimiz kaya parçalarından imal edilen bu ürünler, hem pişirme etkinliğini çok daha sağlıklı bir hale getiriyor, hem de ısıyı eşit dağıtma gibi özellikleri ile daha lezzetli yemekler vaat ediyor.
Nedir bu granit?
“Çeşitli minerallerden oluşan volkanik doğal taş” açıklaması herhalde granitin en kısa ve net tanımı. Yeraltında bulunan magmanın uzun süreler sonunda soğuması ve sertleşmesiyle oluşan granit, içerisinde en çok bilinen minerallerden kuvars ve feldspat bulundurur.
Farklı renklerde karşımıza çıkan granit parçaları, içerisinde bulunan maddelerin yoğunluk oranına göre pembe, beyaz veya koyu gri renklerde olabilir. Örneğin bir granit parçası içerisinde kuvars ve albit oranı fazla ise açık renklerde; feldspat ve potasyum oranı fazla ise pembe tonlarında karşımıza çıkabilir.
Neden mutfakta kullanıyoruz?
Granit, tencere ve tava olarak karşımıza çıkmadan önce yer döşemelerinde, tezgahlarda, bina kaplamalarında, merdiven basamaklarında bolca kullanıldı. Fakat pişirme için yüksek ısılara kolayca ulaşabilmesi ve bu ısıyı tüm yüzeye eşit şekilde dağıtıyor olması, onu mutfak gereçleri kategorisine de sokmayı başardı.
Granit tencerelerin kullanımın çok daha öncelere uzanmamasının sebebi, elbette bu durumun yeni fark edilmiş olması değil. Granit gibi sert kayaların ancak gelişen teknoloji sayesinde rahatlıkla işlenebilmesi nedeniyle bu konforlu pişirme yöntemi için 2000’li yılları beklemek durumunda kaldık.
Mutfaklarda iyiden iyiye yer edinmesinin nedeni ise tabii ki doğal özelliklerinde saklı. Granit en kısa yoldan ifade etmek gerekirse kolay ısınıyor. Yüksek ısıları bünyesinde uzun süre muhafaza edebiliyor. Bu ısıyı tüm yüzeye eşit şekilde dağıtabiliyor. Geç soğuyor, ki bu özelliği sayesinde içerisinde bulunan yemeği uzun süre sıcak tutabiliyor. Ve tabii çok önemli bir başka özellik olarak, uzun seneler boyunca kullanılabiliyor.
Yüksek ısılarda sağlıklı yapısını koruyor
Uzun yıllar boyunca kanserojen maddelerle kaplanmış mutfak gereçlerini kullandıktan sonra gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz ki; granit tamamen doğal ve sağlıklı! Başka malzemeler kullanılarak üretilen tencere ve tavaların yüksek sıcaklıklar karşısında kurşun kadmiyum, kanserojen maddeler ve PFA açığa çıkarabildiğini biliyoruz. Granit ise tamamen doğal yapısıyla hem çizilme gibi durumlarda açığa herhangi bir zararlı madde çıkarmıyor, hem de çok yüksek ısılara ulaşsa da sağlıklı yapısını korumaya devam ediyor.
Metal kaşıklara dayanıklı, yağsız pişirmeye uygun
Yapısı gereği yüzeyine yemeklerin yapışması mümkün olmayan granit tencereler, minimum yağ ile veya tamamen yağsız pişirmeleri mümkün kılıyor. Yüksek ısılara kolayca ulaşan ve uzun süre bu sıcaklıklarda kullanabileceğimiz granit, kullandığımız metal kaşıklara karşı da dayanıklılığını koruyor.
Lezzetli yemekler için kritik önem taşıyan eşit ısı dağılımı da granitin ön plana çıktığı noktalardan. Çelik veya teflon ürünlere kıyasla yüksek sıcaklığı tüm yüzeye neredeyse eşit şekilde dağıtan doğal malzeme, daha iyi pişirme performansı elde etmenizi sağlıyor. Yemekten sonra kolayca temizlenebiliyor olması da graniti rakiplerine karşı bir adım öne çıkarıyor.
Bu arada unutmamalıyız ki, granit her ne kadar yüksek sıcaklığa dayanıklı olsa da hızlı sıcaklık değişimleri ve uzun süre fırına maruz kalmak satın aldığımız ürünün ömrünü azaltabilir. Yüksek sıcaklığa ulaşmış bir granit tencerenin kendi kendine soğumasına izin vermek o ürünü daha uzun yıllar boyunca kullanmamıza imkan tanıyacaktır.
Sahte ürünlere dikkat
Granit tencere ve tavaların mutfak modasında ön plana çıkmasıyla birlikte bu konuda yapılan hileler de oyuna dahil oldu. Halihazırda granit olarak satılan fakat büyük kısmını teflon malzemelerin oluşturduğu ürünler, üzerlerinde bulunan kaplamalarla kullanıcıları yanıltabiliyor.
Bu gibi hileleri tespit edebilmek için ağırlık ve vaat edilen garanti süreleri size yardımcı olacaktır. Tamamen doğal granitten üretilen bir tencere veya tava, sıradan bir modele göre çok daha ağır olmalıdır. Satın aldığınız ürünün sap kısmı bu ağırlıkla baş edebilecek kalitede olmalı, ürünün satıcısının granit tencere veya tava için garantisi minimum 5 yıl olmalıdır.
Granitin mutfaklara sağlık ve doğallık getireceğini artık biliyorsunuz. Hangi renk mutfağınıza daha iyi uyar veya en uzun garanti süresini hangi marka sunar gibi sorularınız varsa hepsiburada’nın granit tencereler kategorisini ziyaret edebilirsiniz.
Çeyiz listesi için hazırladığımız içeriği okumadan geçmeyin.